Sultan II. Abdülhamid’in Balkan ittifakı projesi

SULTAN II. ABDÜLHAMİD’İN BALKAN İTTİFAKI PROJESİ

Harun Halil

20. yüzyılın ilk yarısına Osmanlı İmparatorluğu meşakkatli günler, külfetli aylar ve hengâmeli yıllar geçirmiştir. Bulgarlar komitacıları Makedonya’yı ele geçirme teşebbüsü Sırbistan, Osmanlı ve Yunanistan devlerini zor durumda bırakmıştır.
Sultan II. Abdülhamid Han Sırbistan, Romanya ve Yunanistan Devletleri ile birlikte Bulgaristan’ın saldırılarına ve Avusturya Macaristan İmparatorluğunun başta Bosna Hersek olmak üzere Balkan Devletlerine nüfuz ederek hâki-miyeti altına almalarını engellemek maksadıyla Balkan ülke-leriyle bir ittifak kurmak istemiştir. Bunun üzerine 1906 yılın-da Paris’te gerçekleşen konferansa Osmanlı İmparatorluğu-nun en kıdemli diplomatlarından biri olan Salih Münir Paşayı görevlendirmiştir. Salih Münir Paşanın misyonu balkan ülkelerinin liderlerini ikna ederek siyasi meselelerde Osmanlı devleti ile müşterek hareket edilmesi sağlamaktı.
Dolayısıyla Salih Münir Paşa Paris’te Sırbistan Kralı Petronun Başvekili Milan Pasiç, Romanya Kralı Carol ve Yunanistan Kralı I. George ile iletişime geçmiştir. Nitekim görüşmeler olumlu geçmiştir. Konferans sona erdikten sonra ülke liderleri dağılmışlardır. Salih Münir Paşa ilk aşamayı tamamlamıştır. Sıra ikinci aşamaya gelmiştir. İkinci aşa-manın tamamlanması için Münir Paşa Balkan Devletlerini tek tek ziyaret edip bu ülkeleri Osmanlı Devleti ile müttefik olmayı sağlamaktır.
Sırbistan ekonomik ve askeri olarak Avusturya-Ma-caristan İmparatorluğuna bağımlı olmaktan kurtulmak ve Bulgaristan’ın Sırbistan topraklarına işgal etme isteğini göz önünde bulundurarak Osmanlı Devletinin de dâhil olacağı bir Balkan ittifakı kurmak için can atıyordu. Çünkü Avusturya-Macaristan İmparatorluğu çıkarlarına uymadığı takdirde Sırbistan’a ağır gümrük vergileri tahsis ederek ticari ablukaya alıyordu. Sırbistan’a işe yaramaz silahlar satarak adeta dalga geçiyordu.
Dilediği zaman Sırbistan’a hastalık bulaştırıyor, di-lediği zamanda ekmeksiz bırakıyordu. Bulgaristan ise Sırp-ların nüfusunun az olması sebebiyle Sırp hudutların saldırı-larda bulunuyordu. Sırp Kralı Petar bunun çözümü için Osmanlı Devleti ile ittifak kurmak istiyordu. Sırp Kralı Osmanlı devletine iki devlet arasında yeni demiryolu inşa edilmesini talep etmiştir. Demiryolunu inşasını Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile Sırbistan’ın arasında husumet olması sebebiyle dışında Fransa veya İngiltere’nin yapmasını dile getirmiştir. Bunların dışında Sırbistan hududuna posta ve gümrük şubeleri, Selanik’e Sırp mağazaları bir Sırp ban-kası açılmasını bildirmiştir. Böylelikle Sırbistan Osmanlı Devleti ile oluşturmak istediği Askeri ittifakın yanı sıra ekonomik işbirliğini geliştirmesinin yanı sıra Avusturya-Macaristan boyunduruğundan kurularak Osmanlı Devletinin dostluğu sayesinde refaha kavuşmuş olacaktı.
Salik Münir Paşa Romanya’yı ziyaret ettiğinde Kral Carol ile bizzat kendisi görüşmüştür. Bu görüşme esnasında Romanya Kralı Carol Bulgaristan’ın Dobruca da ve Avustur-ya-Macaristan İmparatorluğunun ise Besarabya ve Transil-vanya da gözü olduğunu ifade etmiştir. Roman Kral Avus-turya-Macaristan İmparatorluğunun Selanik’i ele geçirmek istediğini, Bulgaristan’ın ise Makedonya ve Trakya’yı işgal etmek istediğini belirterek iki Devletin müttefik olması gerektiğini vurgulamıştır.
Son olarak Salih Münir Paşa Yunanistan Kralı I. Ge-orge ile görüştür. Yunanistan Kralı Münir Paşaya Bulgarların Akdeniz’e inmeleri için Kavala civarlarında toprak satın almalarının Yunanistan nezdinde rahatsızlık verdiğini ifade etmiştir. Şayet Osmanlı devletinin Kavala civarında toprak almalarına engel olduğu ve Girit meselesinde Yu-nanistan’a yardımcı olduğu takdirde Yenişehir’deki Yu-nan demiryolları ile Osmanlı demiryollarını birleştireceği ve de bütün Yunan gemilerinin Osmanlı nakliyat hizmetine vereceğine dair söz vermiştir.
Osmanlı Devleti Yunanistan, Sırbistan ve Roman-ya ittifak kuracağı esnada ittihat ve Terraki cemiyeti mensupları olayı yanlış algılayarak Osmanlı Devletinin Balkanlardaki işlevini kaybedeceği zannına kapanarak Sultan II. Abdülhamit’i engellemek için Makedonya’da çete faaliyetlerine girişerek ve akabinde Sultan II. Ab-dülhamid’i tahttan indirerek Balkan ittifakının oluşma-sını engellemişlerdir.
İttihat ve Terraki cemiyeti mensupları Balkan ittifa-kını engellemelerinin bedelini Balkanları kaybederek ödedi-ler. Çünkü Bulgaristan Sırbistan, Karadağ, Romanya ve Yu-nanistan’la anlaşarak Osmanlı Devletine savaş açmışlar ve balkan harpleri sonucunda Osmanlı Devleti Balkanları kaybetmiştir.
Tarihten ders çıkarmadığımız sürece geleceği-mize yön veremeyiz.