Belediye Sağlık Meslek Lisesi “GOSTİVAR”
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Eğitim dönemi, temel eğitim,eğitim fakültesi , meslek içi eğitim , beslenme eğitimi… gibi kavramları hemen her gün bir yerlerde okuyor veya işitiyoruz. Peki, “eğitim” kelimesinin anlamı nedir? Eğitim: 1. Belli bir bilim dalı veya sanat kolunda yetiştirme, geliştirme ve eğitme işi; 2. Çocukların ve gençlerin toplum yaşayışında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları elde etmelerine , kişiliklerini geliştirmelerine yardım etme, terbiye. 3. Eğitim bilimi. [1] Sözlükteki açıklamalara dayanarak, eğitimin insan hayatında , dolayısıyla canlı doğada çok önemli bir yeri vardır. Hatta, canlı doğanın olmazsa olmazıdır. Çünkü her canlı hayatta kalabilmesi için, hayat şarlarına ayak uydurabilmesi için belli bir eğitim sisteminden geçmesi gerekir. İnsan da bir eğitim sisiteminden geçer. Elbette, bir kişinin eğitilmesi için bir sürece ihtiyaç vardır. Aslında eğitim bir süreçtir de diyebiliriz.
Dünyada , bütün ülkelerin kendine has bir eğitim sistemi olduğu gibi, Makedonya Cumhuriyeti’nin ( özellikle 1991yılı , bağımsızlığının ilânından sonra) de kendi eğitim sistemi vardır. Bu sistem Makedonya Eğitim ve Bilim Bakanlığı dahilinde , ona bağlı sektör ve alt kurumlarıyla, kaliteli eğitim sağlamak amacıyla, kendi misyon ve vizyonuyla, kaliteli eğitim politikları yürütmektedir. Konumuzun sınırlı olması (2007/2017) hasebiyle ve öğretmen olarak çalıştığım son on yıl içerisindeki reformları değerlendirelim.
Makedonya’da , 2001 yılında imzalanan “Ohri Çerçeve Anlaşması” neticesinde, devletin diğer kurumlarında olduğu gibi, eğitim sisteminde de bazı değişikliklerin yapılması kaçınılmazdı. Özellikle, Makedonya Cumhuriyeti’nin 2004 yılından itibaren AB’ ye aday ülke olma statüsüne sahip olmasıyla, raformlar daha büyük bir ivme kazandı.[2]
Öncelikle eğitim sisteminde ve müfredatlarda yenilikler yapıldı. İlköğretim süresi sekiz yıldan dokuz yıla ( 2007 y.) çıkarıldı. Dokuz yıllık ilköğretim üç periyoda ayrıldı: I-III, IV-VI, VII-IX. sınıfa kadar. Yeni dokuzyıllık ilköğretim için yeni müfredatlar hazırlandı. Müfredatların hazırlanması esnasında , eğitimciler ve bilim adamları tarafından farklı görüşler savunuldu. Birinci sınıflara “İngilizce” dersinin konulması, “Dinleri Tanıyalım” ve “Ahlâk” derslerinin altıncı ve yedinci sınıflara eklenmesi , en çok tartışılan konular oldu. Dinleri tanıyalım ve ahlâk dersi konusu, aslında bizim için uygun olduğunu, hatta Osmanlı döneminde buna benzer derslerin verildiği görüşünü savunmuştum.[3] Aşağıdaki tabloda ilköğretimdeki dersler gösterilmiştir.[4]
Zorunlu dersler | Zorunlu seçmeli dersler | Diğer seçmeli dersler |
Makedon dili(Türkçe, Arnavutça veya Sırpça)
Matematik İngilizce İkinci yabancı dil Resim Müzik Çevreyi Tanıyalım Teknik eğitimi Bilgisayar Toplum Coğrafya Tarih Sivil eğitimi Doğa Fen Bilimleri Fen Bilimleri ve Teknik Biyoloji Kimya Fizik Sağlık ve Beden eğitimi |
Ulah, Rom ve Boşnakların Dili ve Kültürü Dinleri Tanıyalım Ahlak |
Yaratıcılık
Arnavut dili Yaşam becerileri Vatanımız Çevreyi Eğitelim Doğum yerinin araştırılması Dans ve halk oyunları Müzik ve resim sanatına ait projeler Teknik eğitim Bigisayar bilimine ait projeler Seçenekli spor Sağlığın geliştirilmesi Avrupa medeniyetinde klasik kültür |
İlköğretimden sonra öğrencilerin orta (lise) öğretimine kayıt yapmaları zorunlu oldu.[5] Kaydını yaptırmayan öğrenciler için, ebeveynlere cezalar uygulanacağı, orta eğitim kanununda yer almaktadır. Lise müfredatlarında da yenilikler gerçekleşti. İlk ve orta öğretimdeki bütün derslerin % 30’unda bilişim teknolojilerinin kullanılması şartı konuldu. Bunun için araç ve gereçlerin yeterli derecede sağlandığı söylenemez.
Bunun yanı sıra, doğayı tanıtmak ve çevremizi korumak amaçlı , ekoloji standartları ( EKO standart) adı altındaki proje de müfredatlara dahil edildi. Kaliteli eğitimin sağlanması, ebeveynleri maddi yönden rahatlatmak amacıyla ilköğretim ve lise öğretimindeki bütün öğrencilere , ücretsiz kitap uygulaması başlatıldı.[6] Ücretsiz kitap uygulaması ebeveynlerden son derece olumlu karşılandı. Ancak ,azınlık olarak nitelendirildiğimiz , biz Türklerin, bu durumdan gerektiği şekilde faydalanamadığımızı, üzüntüyle belirtmek isterim. Çünkü, kitapların Makedonca’dan Türkçe ’ye tercüme edilmesi gerekti. Tercüme esnasında, gerek tercüme yapanlar, gerekse kitapları basmakla mükellef olan kurumlar tarafından bu işin sekteye uğradığı, hâlen de çözüme ulaşamadığı bilinmektedir.
Öğrencilerin derslerdeki başarıları ve devamlılık durumlarını ebeveynlere anında iletmek amacıyla, elektronik gündelik (e- gündelik) uygulaması başlatıldı. Şartların yeterli olmaması ve sistemin düzgün çalışmaması, projenin amacına ulaşamamasına sebep olmaktadır. Şartların sağlandığı takdirde, uygulamanın öğretmen-öğrenci-ebeveyn iletişiminin daha iyi olacağı kanaatindeyim. Yine öğrencilerin bilgilerini ve öğretmenlerin notlandırmalarını kontrol etmek amacıyla, öğrencilere “dış ( ekstern) değerlendirme” sınavları gerçekleştirildi.[7] Sınavların gerçekleşmesinde ciddi sorunlar yaşandı. Sınavları hazırlayan ve uygulayan Devlet Sınav Merkezi’nin -özellikle Türkçe- soruların eksik veya hatalı hazırlanması, uzman kişiler tarafından hazırlanmaması; okullarda , sınavların uygulandığı dönemdeki bilgisayar sisteminin çökmesi ve görevlilerin ciddiyetsizliği, uygulamayı daha da çıkmaz bir hâle getirdi. Sınav sonrasında öğrencilerin elde ettiği başarı, genel başarısını etki ettiği için, öğrenciler, ebeveyn ve öğretmenler tarafından sert tepkiler verildi. Halbuki hükümet,bu uygulamayı üniversite talebelerine de uygulamayı planlıyordu.[8]Nitekim, yeni kurulan hükümetin ilk meclis toplantısında “ ekstern sınav” uygulaması kaldırıldı.[9] Önceden üniversitelerin uyguladığı , öğrenci kabul sınavları, bu dönemde Devlet Sınav Merkezi tarafından “devlet olgunluk sınavı” adıyla düzenlenmektedir. Lise son sınıfta,üniversiteye kayıt olmak isteyen her öğrenci, bu sınava katılmalıdır. Üniversiteye kayıt yaptırmayı istemeyenler ise okullarda uygulanan mezuniyet sınavına katılmaları zorunludur. Devlet olgunluk sınavına katılan öğrenciler, herkes zorunlu olarak kendi ana dilinde ( Makedonca, Arnavutça,Türkçe…); zorunlu seçmeli olarak (İngilizce, matematik…) ve bir proje ödevi hazırlamak zorundadır.[10] Söz konusu sınavların uzman kişiler tarafından hazırlandığı ve her hangi bir sorunun yaşanmadığı bilinmektedir.
Netice itibariyle, Makedonya’da eğitim sistemindeki reformların olumlu ve olumsuz tarafları olduğunu açıkladık. Olumsuz yönlerinin genel sebepleri ise , uygulama esnasında yeterli hazırlıkların yapılmamasıdır. Dolayısıyla şartların sağlanamaması, araç ve gereçlerin yetersizliği reformları olumsuz etkileyen en önemli faktörlerdir.
Yeni kurulan hükümetin, eğitim konusunda ne gibi değişiklikler ve yenilikler yapacağını takip edeceğiz.
[1] TDK Yayınları, TÜRKÇE SÖZLÜK, 10. Baskı, Ankara,2005, s.605.
[2] www.ab.gov.tr.
[3] Hasip, Zekeriya, “Öğrencilerde Ahlâk Dışı Davranışlar”, Köprü Kültür-Sanat Dergisi, sayı:25,Haziran-Ağustos,2007,s. 40-41.
[5] http://www.bbc.co.uk/macedonian/news/story/2008/09/080904_macedonia_sredno.shtml
[6] http://ucebnici.mon.gov.mk
[7] http://www.eet.mon.gov.mk/
[8] 24vesti.mk/mon-voveduva-eksterno-testiranje-i-za-studentite
[9] www.press24.mk/nema-eksterno-testiranje-sobranieto-izglasa-ukinuvanje
[10] matura.gov.mk
Bir yanıt bırakın